Eski çağlardan beri milletler kendilerinden sonraki nesilleri maddi ve manevi anlamda beslemeyi insanlık görevi olarak görmüşlerdir. Bizden önceki nesillerden aldığımız bilgi, görgü, ahlak ve örfi kıymetler şüphesiz cennet vatanımız kadar kıymetlidir. Çünkü bu toprakların abad olup yeşermesi iyi eğitilmiş bireyler ve toplumlar sayesinde olacaktır.
Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim “Oku” emriyle başlamıştır. Bu emir iledir ki o dönemde hurafelere boğulmuş Arap toplumu Müslüman olduktan sonra hızla ilerlemiş, ilme fenne tabi hale gelmiştir. Mekke’den Medine’ye göç eden Müslümanlar burada Mescid-i Nebî’yi inşa etmişler ve bunun bir köşesini mektep olarak ayırmışlardır. Bu mektepte bazı günler beş yüze yakın Müslüman Kur’an, akait, fıkıh dersleri görmüşlerdir. Hz. Peygamberimiz Mescid-i Nebi ile ilgili “Benim bu mescidime gelen –başka bir şey için değil– sadece hayır için hayrı öğrenmek ve öğretmek için gelir. Böyle bir iyi niyete sahip kimse Allah yolunda cihad eden bir kimse derecesindedir.” buyurmuştur. Hz. Muhammed’in bu sözü zamanla Mescid-i Nebi’yi bir ilim irfan yuvası haline getirmiş, Osmanlı İmparatorluğu zamanındaki medreselere de temel oluşturmuştur.
Yüce dinimiz bugün anladığımız manadaki eğitimi ve öğretimi birbirinden ayırmamıştır. Öğretim bilgi ve akla dayalı eğitim ise ruha ve insanlığa ait manevi kıymetlere dayalı birbirinden bağımsız iki olgu olarak düşünülmemiştir. Dinimizde kişinin ilim, bilim ve fen adına öğrendikleri eğitimini besler, dahası aldığı eğitim öğrendiklerini insanlığa hayırlı şekilde kullanmasına vesile olur.
Peygamberimizin hadis-i şerifleri incelendiğinde eğitim konuşuna büyük önem verdiği, cinsiyet ayırmadan herkesin eğitilmesi gerektiğini buyurduğu görülecektir. Dinimizde ilim tahsil etmek “farıza”dır; yani her Müslümana farzdır. Müslüman için namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek ve hacca gitmek nasıl yapılması gereken bir görev ise ilim öğrenmek de öyledir.
İyi bir Müslüman pozitif bilimleri Allah inancıyla, Kur’an-ı Kerim diliyle, Peygamber Efendimizin hadisleriyle, vatan ve millet sevgisiyle hemhal etmek zorundadır. Çocuklarınızı bu bilinçle ve sevgiyle eğitiyor, onların iki dünyalarını da güzelleştirmeye çalışıyoruz.
Aysel GÜVEN
Türkçe Öğretmeni